Pamuk rekoltesinde beklenti 1 milyon ton

Stratejik tarımsal ürünler arasında yer alan pamukta ekim alanlarının son yıllarda artması sayesinde rekoltenin 1 milyon ton olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

Ulusal Pamuk Konseyi Başkanı Barış Kocagöz, pamuk ekim alanlarına yönelik hükümet tarafından izlenen doğru politikalar sayesinde son 5 yılda pamuk üretiminde güzel bir ivme yakalandığını söyledi.

Ülke genelinde pamuk ekim alanlarının arttığını dile getiren Kocagöz, geçen sezon 462 bin hektarda 840 bin ton üretim yapıldığını, bu sezon için de yaklaşık 530 bin hektarlık alanda pamuk üretiminin gerçekleşmesini beklediklerini ifade etti.

Kocagöz, çiftçilerin yeniden pamuğa yönelmesinin altında destekleme politikalarının doğru yapılmasının, dünya piyasasında pamuk fiyatlarının istikrar kazanmasının ve Türk çiftçisinin üretimde başarılı olmasının yattığını vurgulayarak, şöyle devam etti: “Pamuk ekili araziler 2001-2002 sezonunda 721 bin hektara kadar yükselmişti ve 1 milyon ton pamuk üretmiştik. Bu yıl ise 530 bin hektarla aynı rakama ulaşacağımızı düşünüyoruz. Çünkü 2002’den bu yana verimimiz çok arttı. Türk üreticisi, pamuk üretiminde çok başarılı, rekabetçi, GDO’suz tohumlarla pamuk üretmesine rağmen Avusturalya’dan sonra dünyada verim açısından ikinci konumda.”

Özellikle Ege Bölgesi ve Çukurova’da alternatif ürünlere yönelen çiftçinin pamuğa geri dönmeye başladığını, desteklerin devam etmesiyle bu dönüşün gelecek yıl da devam edeceğini dile getiren Kocagöz, Konsey olarak koydukları ilk hedef olan 1 milyon ton rakamının bu sezon yakalanacağını söyledi.

Kocagöz, “Biz 1 milyon eşik hedef diye bir stratejik hedef koyduk kendimize. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına gönderdiğimiz bütün raporlarda Türkiye’nin ulaşması gereken noktanın bu olduğunu belirttik. Tekstil sektörünün pamuk tüketimi 1 milyon 650 bin tonlara dayandı. Bizim tahminimiz 5 yıl içinde tekstildeki bu ihtiyacın 2 milyon tonlara yaklaşacağı, dolayısıyla hızımızı kesmeden bu politikalara devam etmemiz lazım. Çünkü bizim pamuk üretmeye ihtiyacımız var” dedi.

Kocagöz, pamuğun katma değeri en yüksek tarım ürünlerinden olduğuna işaret ederek, pamuk üretimindeki artışın mısır ve buğdayı düşürdüğü yönündeki iddiaların doğru olmadığını savundu.

Güneydoğu ovalarında “beyaz altın” bereketi

Harran Üniversitesi (HRÜ) Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Rıza Öztürkmen de Harran Ovası’ndan sonra Suruç Ovası’nın da GAP kapsamında sulanabilir duruma gelmesinin ardından yöre çiftçisinin pamukla tanıştığını söyledi.

Şanlıurfa’da pamuk ekilen alanın 1 milyon 802 bin dekara ulaştığını aktaran Öztürkmen, “Geçen yıl Türkiye pamuk üretiminin yüzde 44’ünü Şanlıurfa gerçekleştirdi. Kentteki çiftçilerin bilinçlendirilmesi ve Bakanlığın bu noktada uyguladığı desteklemeyle yöre çiftçisinin pamuğa olan ilgisi devam ediyor. Bölgedeki sulanabilir alanların artması ve desteklemelerin devam etmesi durumunda daha fazla çiftçi beyaz altına yönelecektir” diye konuştu.

“Çukurova’da üreticiler son 2 yıldır yeniden pamuğa yöneldi”

Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Abdullah Doğan da Türkiye’nin pamuk üretiminin yüzde 20’sinin Çukurova’da yapıldığını belirterek, bölge çiftçilerinin yeniden pamuğa yöneldiğini bildirdi.

Son 30 yılda Çukurova’daki bitkisel üretim çeşitliliğinde artış yaşandığını aktaran Doğan, “Çukurova bölgesi için pamuk ekim alanlarında 2017 yılına göre 2018’de yaklaşık yüzde 20 artış olduğunu söyleyebiliriz. Pamuk üreticileri son 2 yıldır Çukurova’da yeniden pamuğa yöneldi. Bunun en büyük nedeni çiftçilerin desteklemeler sayesinde pamuktan yeniden para kazanmış olmaları. Bu yönelimin birkaç yıl daha devam edeceğini düşünüyorum ama uzun vade için Türkiye’nin ekim planlamasına geçmesi gerekiyor” dedi.

Ulusal Pamuk Konseyi verilerine göre yıllara göre pamuk ekili alan ve üretim miktarı şöyle: