Van’da, tarım sektöründe son yıllarda sağlanan desteklerle ivme kazanan sebze yetiştiriciliği, yıllardır boş kalan atıl arazilere hayat verdi.
Yüksek rakımı ve sert iklimi nedeniyle yıllarca arpa ve buğday gibi ürünlerin dışında üretim yapılmayan kentte, sebze ve meyve yetiştiriciliği, bölgedeki üretim anlayışına da farklı boyut kazandırdı.
İl genelinde 16 bin dekarlık arazide yapılan sebze ve meyve yetiştiriciliği, gençler için yeni bir istihdam alanı oluştururken, aynı zamanda yıllardır bölgedeki bakir tarım arazilerinin de değerlendirilmesini sağladı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Fevzi Altuner, yaptığı açıklamada, kentte 328 bin hektar civarında tarla tarımında kullanılan arazinin bulunduğunu, bunların üçte birinin sulanabilir arazi olduğunu söyledi.
Sebzecilikte daha çok basınçlı sulama sistemlerinin kullanıldığını ve şu anda bakanlık desteğiyle kurulan 7 bin dekarlık alanda basınçlı sulama sistemiyle çalışmaların yürütüldüğünü bildiren Altuner, çiftçilerin kendi yaptığı sulamalarla bu rakamın 14 bin dekarı bulduğunu ifade etti.
“Sebzecilik son derece karlı bir alan oldu”
Kentte sebzecilikte kullanılan 16 bin dekar alan bulunduğunu anlatan Altuner, bu kapsamda yıllık 10 bin ton domates, 4 bin ton karpuz, 5 bin 300 ton patates, 5 bin ton beyaz lahana üretiminin yapıldığını belirterek, şöyle devam etti:
“Sebzecilik son zamanlarda artış gösteren ve çiftçilerimiz açısından da son derece karlı tarımsal faaliyet haline geldi. Bazı çiftçilerin Van’daki bakir arazileri kullanarak kazanç elde etmesi tarıma olan ilgiyi artırdı. Özellikle Gevaş, Erciş ve Erçek civarında sebzecilik faaliyetlerini görmek mümkün. Gevaş bölgesinde daha önce 2 bin dekarlık alanda üretim yapılırken şu anda bu bölgede sadece sebzecilikte kullanılan 7 bin dekarlık bir alan var.”
“Ciddi bir istihdam oluşturuyor”
Altuner, güney bölgelerinde ve seralarda sebze üretiminin bittiği dönemlerde Van’da üretilen ürünlerin yeni piyasaya sunulduğunu ve bunun da bir avantaj olduğuna dikkati çekti.
Kentteki toprakların kimyasal açıdan kirlenmemiş olması, kimyasal gübre ve ilaç kullanımı bakımından bakir olması nedeniyle sebzecilikte birim alandan daha yüksek verim elde edilebildiğini vurgulayan Altuner, daha önce iş gücüne dayalı, salma sulama sistemine dayalı sebzecilik yapılırken, şu anda modern sulama sistemlerinin kullanıldığını anlattı.
Sebzecilikte her dönemde farklı ekiplere ihtiyaç duyulduğunu ve bunun da kentte istihdam oluşturan bir sektör haline geldiğini söyleyen Altuner, bazı işletmelerin dönem dönem çalıştırdıkları ekiplerle 100 üzerinde personel istihdam ettiğini kaydetti.
Altuner, “Bunları topladığımızda ciddi bir istihdam ortamı oluşuyor. Konusunda ihtisaslaşmış yerli personellerin burada çalışmasını teşvik etmek için personel eğitimiyle ilgili birtakım çalışmalara ihtiyacımız var” dedi.
“Mersin’den gelip ilçede tarım yapıyor”
Mersin’den Van’a gelerek kiraladığı 150 dönümlük arazide organik domates, patlıcan, biber, karpuz, kavun gibi ürünler yetiştiren çiftçi Fatih Öksüz, 5 yıldan bu yana ilçede tarımla uğraştığını ve aldığı üründen memnun olduğunu söyledi.
Burada ilaç kullanmadan organik ürünler yetiştirdiklerini belirten Öksüz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burada 150 dönüm arazide üretim yapıyorum. Günlük en az 30 işçi çalıştırıyoruz. Bu çalışmayı yaparken kimseden destek alamıyoruz. Bu nedenle yetkililerden destek bekliyoruz. Normalde damla sulama sistemi konusunda gerekli desteklemeler yapılıyor. Bu desteklemeden yararlanabilmemiz için tarla sahipleriyle 3 yıllık anlaşma yapmamız gerekiyor ancak tarla sahipleri bunu yapmak istemedikleri için yararlanamıyoruz. İlçede 2 bin dönümlük arazide üretim yapılıyor ancak bunların hiçbirine de gidildiğini sanmıyorum.”
Daha önce kahve köşelerinde, evlerinde boş zaman geçiren insanlara iş imkanı sunduğunu vurgulayan Öksüz, tarımın gençler için iş kapısı olduğunu belirtti.
Öksüz, “Kızlar en azından ailelerine katkıda bulunuyor, çeyiz paralarını kazanıyor. Onlar için güzel bir gelir oldu. Bu nedenle üretim yapanların desteklenmesi gerekiyor. Yetkililerden bizimle yakından ilgilenmelerini ve sıkıntılarımızı gidermelerini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Çatak’tan çalışmak için Gevaş’a gelen Ali Eratik ise bahçeler sayesinde işsizlikten kurtulduklarını anlatarak, daha önce iş imkanlarının olmadığını dile getirdi.
Bu çalışmaların gençler ve gelecek için önemine değinen Eratik, “Topraklarımız da çok zengin. Gençlerimiz de burada çalışıyor. Evlerinde boş oturan kızlar, kadınlar burada para kazanıyorlar. Bu zamana kadar çok zorluklar yaşadık. Okul okuyamadık ama bundan sonra geleceğimizi güçlü kılmak istiyoruz. Burada 30’a yakın insan çalışıyor, bunun desteklenmesi gerekiyor” diye konuştu.
Tarlada çalışan kızlardan Öznur Eratik de çalışmaktan mutluluk duyduğunu ve kazandıkları parayla ailelerine katkıda bulunduklarını ve çeyizlerini hazırladıklarını kaydetti.
AA