Ondokuzmayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü öğretim üyelerince tütünün yaprağının hasadının ardından kalan gövdesinden briket yakacak, tohumlarından ise biyodizel yakıt elde etmek için çalışma yapılıyor.
OMÜ Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü öğretim üyesi ve proje koordinatörü Doç. Dr. Selim Aytaç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye için stratejik öneme sahip tütün bitkisinin her kısmını değerlendirmek ve ekonomiye kazandırmak istediklerini söyledi.
Tütünlerin yaprak hasadı sonrası tarlada kalan gövdelerinin briket yakacak, tohumlarının ise biyodizel olarakkullanılabilmesini amaçladıklarını dile getiren Aytaç, bu kapsamda performansının belirlenmesi ve ekonomiye kazandırılması konusunda proje hazırladıklarını belirtti.
Türkiye’de üretilen tütünlerin genellikle sadece yapraklarının değerlendirildiğine işaret eden Aytaç, “Tütün bitkisinin sap ve tohum kısımları değerlendirilmiyor. Tütün üreticilerine yeni bir gelir kaynağı oluşturmayı hedefliyoruz. Karadeniz, Güney Marmara, Ege, Doğu Anadolu ile Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde ekimi yapılan tütün bitkisinin tohumlarını ve saplarını değerlendirmek istiyoruz.” dedi.
Türkiye’de2015 yılı istatistiklerine göre920 bin dekar alanda 68 bin tona yakın tütün üretimi yapıldığını bildiren Aytaç, tohum veriminin dekarda 12,8 ile 51,6 kilogram arasında değiştiğini kaydetti.
-27 bin 600 ton tütün tohumu, 10 bin tona yakın da yağ potansiyeli
Ülkede ortalama tohum veriminin 30 kilogramolduğu varsayıldığında, 27 bin 600 ton tütün tohumu üretildiğinin ortaya çıktığına dikkati çekenAytaç, “Ortalama yüzde 35 yağ oranına sahip olduğu düşünüldüğünde ise 10 bin tona yakın tütün tohumu yağı potansiyeli bulunduğu görülmektedir. Tüm bölgelerden toplandığında ciddi miktarda yağ elde edilebilecektir. Bu yağı biyodizel olarak ekonomiye kazandırmak istiyoruz.” diye konuştu.
Tütün saplarından briket olarak katı yakıt elde etmek amacıyla Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Enerji Bölümündeki biyokütle ünitesinde çalışma yapıldığını belirten Aytaç,tütün saplarınıburada çeşitli işlemlerden geçirerekelde edilen briketleri fiziksel ve kimyasal analizlere tabi tuttuklarını anlattı.Tütün saplarının briket haline gelmesinin ardından nem, kül, ısıl değer, baca emisyon değerlerini inceleyeceklerini dile getiren Aytaç, şöyle devam etti:
“Bitkisel atıklarla ısınma, kullanışlılık ve konfor açısından kül alma dışında petrol ve doğalgaz ısınmasına göre geri kalmamaktadır. Enerji yoğunluğu nedeniyle belirgin ölçüde daha küçük depolama hacmine gerek duyarlar. Atıkların enerji değerini yükselterek hemen ya da ileri termo kimyasal dönüşümler için kullanımı, depolama hacminin azaltılması, işleme biçiminin ve taşımanın kolaylaştırılması, masrafların azaltılması, elektrik enerjisi üretiminde kullanılabilir olması, fosil kaynaklı yakıt ithalatının azaltılması ve ülke ekonomisine katkı sağlaması gibi özellikleri vardır.”
Yurt dışında ağaç, talaş, kabuk, dal, yaprak ve benzeri orman atıkları, sap, saman, ayçiçeği, mısır, pamuk, kolza sapı, tütün sapı, soya, pirinç, yer fıstığı, fındık ve ceviz kabuğunun ısı amaçlı ekonomiye kazandırıldığını vurgulayanDoç. Dr. Aytaç, söz konusu atıklardan,kurutulup öğütüldükten sonra yüksek basınçla preslenip sıkıştırılması sonucu yoğunluğunun artırılarak enerji eldeedildiğini anlattı.
Aytaç, tütün tohumundan biyodizel ile saplarından briket yakacak yapılması projesinin 3 yıl içinde tamamlanarak üreticiler için alternatif gelir kaynağı oluşturulacağını sözlerine ekledi.