Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Mersin’in bu yıl 713 bin ton narenciye alım-satım tesciliyle sektördeki başarısını ortaya koyduğunu belirterek, ihracatçılara yönelik desteklerin açıklanmasının sektör açısından faydalı olacağını ifade etti.
Özdemir, yazılı açıklamasında, Türkiye’den ihraç edilen meyvenin yüzde 65’lik bölümünü narenciye ürünlerinin oluşturduğunu, geçen yıl 4 milyon ton narenciye üretiminin gerçekleştirildiğini belirtti.
Narenciye üretiminin yüzde 40’lık bölümünün ihraç edildiğine dikkati çeken Özdemir, “İhraç edilen bu ürünler ile ülkemiz 831 milyon dolarlık gelir sağladı. İçinde bulunduğumuz eylül, ekim ve kasımı kapsayan narenciye sezonunda 700 bin ton narenciye ihracatı gerçekleşti. Bunun yüzde 48’ini mandalina, yüzde 30’unu limon, yüzde 15’ini portakal ve yüzde 7’sini greyfurt oluşturdu. Rusya, Irak, Ukrayna, Suudi Arabistan ve Romanya bu dönemde en önemli pazarlarımız oldu.” değerlendirmesinde bulundu.
Özdemir, Mersin için de narenciye ürünlerinin stratejik öneme sahip olduğunu belirterek, açıklamasında şunları kaydetti:
“Ülkemizin 2015 yılı yaş meyve ve sebze ihracatında lider olan Mersin’e bu konumu kazandıran en önemli kalem narenciye ürünleridir. Narenciyede ülkemizdeki toplam üretimin dörtte birlik bölümünü ve toplam ihracatın yüzde 40’ını Mersin tek başına karşılamakta. 2016 yılında şu ana kadar 290 bin ton limon, 177 bin ton portakal, 176 bin ton mandalina ve 70 bin ton greyfurt olmak üzere toplam 713 bin ton narenciyenin alım-satımı borsamızda tescil edildi. Bu yüksek üretim, ticaret ve ihracat oranları, Mersin’in narenciye sektörünün başkenti olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır.”
İhracat desteklerinin açıklanmasının, üreticileri ve ihracatçıları rahatlatacağını vurgulayan Özdemir, şöyle devam etti:
“Ülkemizde üretilen hiçbir tarımsal ürün narenciyede olduğu kadar ihracata bağımlı değil. Narenciye ihracatındaki rekabetçi pozisyonumuzu güçlendirmemiz ve sahip olduğumuz pazarları koruyabilmemiz adına ihracat desteklerinin bir an önce açıklanması sektörümüz için çok faydalı olacaktır. İhracatçılarımız uluslararası rekabetin böylesine yoğun olduğu bir ortamda neredeyse başa baş fiyatlar ile mücadele etmeye çalışıyorlar. İhracatçılarımız önlerini göremedikçe, yol haritalarını çizemedikçe üreticilerimizin de ellerine geçen pay maalesef azalıyor. Bu kapsamda, ihracat desteklerinin açıklanması hem ihracatçılarımızı rahatlatacaktır hem de üreticilerimize yansıyarak sektörümüzü olumlu yönde etkileyecektir. Hükümetimizden beklentimiz gerekli adımların en kısa zamanda atılmasıdır.”