Tanıtım ve desteklerle üretimi geçen yıl yüzde 87 artırılan lavantadan elde edilen uçucu yağ yüksek gelir getirirken, ziyaretçi akınına uğrayan, mor renge boyanmış güzel kokulu lavanta bahçeleri de eko-turizmle kazanç kapısı aralıyor.
AA muhabirinin yaptığı derlemeye göre, ilaç ve kozmetik sanayisinde önemli bir yere sahip, ekonomik değeri yüksek lavanta/lavandinden elde edilen uçucu yağ, üretici için önemli bir gelir kaynağı olma özelliği taşıyor.
Bu bağlamda lavanta üretimini tanıtım ve desteklerle artıran Türkiye, 2013’te 105 ton olan lavanta üretimini 2014’te 297 tona yükseltti. 2015’te 400 ton olan üretim miktarı, yüzde 87 artarak geçen yıl 747 tona ulaştı.
Lavanta veya lavandinden elde edilen uçucu yağ üretimi hala ülke ihtiyacını karşılamaktan uzak olsa da ürünün ihracatından sağlanan gelir üretime paralel olarak son dönemde artış gösterdi. İhracat geliri 2014’te 18 bin 500 dolarken, 2015 yılında bu tutar yüzde 36 artışla 25 bin doları aştı.
Söz konusu yağın ithalatı için 2014’te 211 bin dolar ödenirken, 2015’te bu rakam yüzde 7 azalışla 196 bin dolara geriledi. 2011-2015 döneminde lavantadan üretilen yağın ihracatından toplam 109 bin dolar elde edilirken, ithalat tutarı 800 bin doları buldu.
Geçen yılın 11 ayında ise söz konusu yağın ihracat tutarı 20 bin dolara yaklaşırken, ithalat 169 bin doları aştı.
– En büyük üretici Fransa ve Bulgaristan
Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Adnan Tülek, lavantanın ağır ve taban suyu yüksek topraklar hariç birçok alanda yetiştirilebildiğini, makineli hasada uygun bir bitki olduğunu anlattı.
Dekar başına yaklaşık 8-10 litre uçucu yağ elde edildiğini aktaran Tülek, yağın litresinin Bulgaristan’da 80-100 avro arasında işlem gördüğünü belirtti. Bitkinin ekonomik ömrünün yaklaşık 10 yıl olduğunu, en büyük lavanta üreticilerinin Fransa ve Bulgaristan olduğunu ifade eden Tülek, “Bulgaristan’da yaklaşık 40 bin dekar alanda üretim yapılıyor ve ülke ekonomisine büyük katkı sağlanıyor. Türkiye ise yaklaşık bin 600 dekar alanda bu ürünün tarımını yapılıyor.” diye konuştu.
Enstitüleri ile Bulgaristan Gül, Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Araştırma Enstitüsü arasında ikili iş birliği anlaşması imzalanarak geçen yıl 6 farklı lavanta çeşidinin dikiminin yapılmasının planlandığını da bildiren Tülek, Edirne merkez, Uzunköprü ve Lalapaşa’da yaklaşık 50 dekar alanda dikimlerin gerçekleştirildiğini anlattı. Tülek, “Lavanta bitkisi haziran-temmuz döneminde çiçek açar ve bu dönemde eko-turizm olarak büyük talep görüyor.” ifadelerini kullandı.
Gelecek yıllarda bazı pilot köylerde entansif (modern yöntemlerle verimi yüksek tarım) tarımının yapılmasının planlandığını da aktaran Tülek, lavanta üretiminde ana ürünün uçucu yağ olduğunu, bunun yanı sıra dekara yaklaşık 15 kilogram bal alınabildiğini kaydetti. Bu yıl yaklaşık 50 bin fide üretiminin gerçekleştirildiğini ve dikimlerinin yapıldığını bildiren Tülek, “Trakya Bölgesi ekolojik olarak Bulgaristan’a benzemekte olup daha önce yapılan ön çalışmalar bu bitkinin bölgemizde başarılı bir şekilde yetiştirilebileceğini gösteriyor. Lavanta üretiminin başta Trakya bölgesi olmak üzere ülkemizde yaygınlaştırılması hedeflendi ve tarıma daha az elverişli marjinal alanlardan yüksek gelir elde edilmesi planlandı. Bu çalışmalar Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü tarafından destekleniyor.” açıklamalarında bulundu.
– Tarımı kolay, pazarı hazır
Isparta Ziraat Odası Başkanı Mustahattin Can Selçuk da Isparta’nın gül, elma, kiraz ve kayısı üretiminde dünyada söz sahibi olduğunu da dile getirerek, lavantanın verimsiz ve çorak arazilerde üretilebildiğine işaret etti. Selçuk, gül üretimindeki budama, ilaçlama, gübreleme maliyetlerinin yüzde 10’u kadar maliyetle lavanta üretiminin yapılabildiğini anlattı.
Tanıtımın artmasıyla lavanta üretiminin çoğaldığına dikkati çeken Selçuk, “Çiftçilerimizin en büyük maliyet kalemleri ilaç, mazot ve gübre. İşçiliğini saymaz bizim üreticimiz. Lavantada bu giderler çok düşük. Ayrıca sürekli ilgi de istemez. Kurutulur, satışa sunulur. Alıcısı var, bu ürünün pazarları oluştu. Fabrikalar da var Kuyucak Köyü civarında. Satışı kolay yapılıyor. Ürün satılmasa da kuru bekletildiği için zarar görmüyor.” ifadelerini kullandı.
– “Devlet arazileri eklendi, tarım alanı genişledi”
Türkiye’deki lavanta üretiminin yarısından fazlasını gerçekleştiren Isparta’nın Keçiborlu ilçesine bağlı Kuyucak Köyü Muhtarı Mehmet Aydemir, köyünün yaklaşık 50 yıldır lavanta üretimi yaptığını anlattı.
Aydemir, lavanta tarımı için devlet arazilerinin de köy tüzel kişiliğine aktarıldığını, böylece 6-7 yılda köydeki lavanta ekim sahalarının iki katına çıktığını kaydetti. Köyünde lavanda üretimi sayesinde turizmin de canlandığını aktaran Aydemir, şöyle devam etti:
“Turistik açıdan köyümüze ilgi çok arttı. Geçen yıl çok rağbet gördük ama alt yapımız uygun olmadığı için turist sayısı 3 binde kaldı. Köyümüzde Lavanta Kokulu Kadın Kooperatifi kurduk. 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle yazın turist sayımız çok azaldı. Buna rağmen geçen yıl turist sayısı 20 bini aştı. Bu yıl için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Alt yapımızın da iyileştirilmesiyle 30 bin turisti ağırlamayı hedefliyoruz.”
Lavanta üretimi sayesinde köylünün ekonomik durumunun düzeldiğine de işaret eden Aydemir, “Köyde kalorifersiz ev kalmadı, evlerin hemen hepsi tadilattan geçti. Bir traktörü olan köylünün artık iki traktörü var. Araç sayısı da arttı, köyde trafik oluştu.” ifadelerini kullandı.