Tavuklarda görülen bir solunum yolu enfeksiyonu olan ILT hastalığının 30 yıl sonra Türkiye’de ortaya çıkması Yumurta Üreticileri Merkezi Birliği (YUM-BİR) ile Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği’ni (BESD-BİR) alarma geçirdi. İhbarı mecburi hastalıklardan olmayan, insanlara ve yumurtaya bulaşmayan ILT, kuş gribi, veba gibi uluslararası ticarete engel bir hastalık da değil fakat ekonomik kayıplara neden oluyor.
Her iki kuruluş Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı’na tedbir amaçlı olarak aşı talebinde bulundu. Bakanlık da yıllık 50 milyon doz aşının iznini verdi. YUM-BİR Başkanı Hasan Konya, ILT’nin yeni bir hastalık olmadığını ancak Türkiye’de aşısının bulunmadığı için Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı’na aşı talebinde bulunduklarını belirterek, bakanlığın özel izin verdiğini ve 1-2 hafta içerisinde aşının kullanılmaya başlanacağını açıkladı.
ILT hastalığının solunum yolu enfeksiyonu olduğunu anlatan Konya, “Bunun koruyucu aşısı yoktu. Bu hastalığın önüne geçebilmek için tedbir amacıyla YUM-BİR ve BESD-BİR olarak bakanlıktan aşı talep ettik. Birkaç bölgede görülen bu hastalık diğer bölgelerde de olabilir diye önlem almak istedik” dedi.
“Yumurtada 500 milyon dolar ihracat hedefliyoruz”
Kanatlı sektörünün son 5-6 yıldır ülke ekonomisine ciddi katkı sağladığını vurgulayan Konya, özetle şu ifadeleri kullandı: “Kanatlı Tanıtım Grubu ile diğer ülkelerde pazar arayışlarımızı devam ettiriyoruz. Geçtiğimiz yıl 407 milyon dolarlık yumurta ihracatı gerçekleştirdik. Rekabet edebileceğimiz ve ürünlerimizi rahat gönderebileceğimiz ülkelere ağırlık vererek bu yıl yumurtada 500 milyon dolar ihracat hedefliyoruz. İhracatta hedef pazarlarımız Rusya, Körfez ve Afrika ülkeleri. Bu ülkelerle temaslarımız sürüyor. Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar, Ürdün olmak Körfez ülkelerine ihracata başladık. Devamında talepler daha da artacak.”
30 yıldır görülmeyen bir solunum yolu hastalığı
YUM-BİR Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Sungur da, ILT’nin dünyanın birçok ülkesinde bilinen ve Türkiye’de 30 yıldır görülmeyen bir solunum yolu hastalığı olduğunu vurguladı. Bu hastalıktan 2-3 aydır haberdar olduklarını anlatan Sungur, 3 hafta süren bu hastalık birkaç ilde ortaya çıkınca daha fazla yayılmaması için harekete geçtiklerini dile getirdi. Hastalığın verim kaybına ve ölümlere neden olduğunun altını çizen Sungur, “Yasal olarak bir ülkede hastalık yoksa bir aşının ithalatını ve üretimini ruhsatlayamıyorsunuz. Türkiye’de bu hastalık görülmediği için ruhsatlı aşı yok. Ruhsat süreci de 1-2 yıl sürdüğü için tedbir olarak bakanlıktan yıllık 50 milyon doz aşı talebinde bulunduk. Bakanlık bu aşıların iznini verdi” açıklanmasını yaptı. Sungur, bu hastalığın ABD dahil dünyanın her tarafında görüldüğünü, ancak korkulacak bir hastalık olmadığını savundu. Bu aşının zorunlu olmadığını, gerekli gören, tedbir almak isteyen üreticilerin talep edebileceğini vurgulayan Sungur, aşının kuluçkadan çıkar çıkmaz civcivlere yapılması gerektiğini anlattı. ILT’nin kuş gribi, veba gibi uluslararası ticarete engel bir hastalık olmadığının da altını çizen Sungur, yalnızca şu anda koruyucu amaçlı bu aşıları talep ettiklerini belirterek, “Hastalık 2-3 haftada atlatılıyor ancak verim düşüklüğü ve ölümler olabiliyor. Bakanlık koruyucu amaçlı olarak izin verdi, 1 hafta 10 gün içerisinde aşılar temin edilecek” diye konuştu. Sungur, YUM-BİR olarak hastalık yaygınlaşabileceğine yönelik öngörüde bulunduklarını, aşının istenildiğinde bulunabilmesi için Bakanlığa müracaat ettiklerini vurguladı.
Sektör Japonya’ya ihracata hazırlanıyor
Kanatlı Ürünleri Tanıtım Grubu (KTG) Uzakdoğu’nun merkezi Tokyo’da düzenlenen Foodex 2015’e çıkarma yaptı. 3-6 Mart arasında 80 ülkeden 700 katılımcının iştiraki ile gerçekleştirilen fuarda, Türk tavukçuluk sektörü Turkish Poultry markası ile yerini aldı. Yıllık 150 milyar dolar ile dünyanın en büyük gıda ithalatçısı durumunda olan Japonya’nın en önemli gıda fuarı olarak kabul edilen Foodex’te Türkiye ile ticari ilişkiler kurmak isteyen ve Türk kanatlı ürünlerine talep gösteren çevre ülkelerin etkili fi rmaları ve Japon devleriyle görüşmeler gerçekleştirildi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 2004 yılında başlatılan teknik görüşmelerin 2015 yaz aylarından tamamlanmasını beklediklerini açıklayan Kanatlı Ürünleri Tanıtım Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Sezer, “Teknik konuların tamamlanmasının ardından önümüzdeki aylarda ilk kanatlı eti ihracatı başlaması ile sektör bir ilke imza atacak” dedi.
“Japonya en titiz pazar”
Japonya’nın Hayvan Sağlığı Karantina Kuralları açısından dünyanın en titiz ve zor pazarlarından biri olduğunun da altını çizen Sezer, “Japon Sağlık Bakanlığı ürün giriş iznini verdi. Son bir adım, Türk ve Japon Gıda, Tarım ve Hayvancılık bakanlarının köy tavuklarına ait survey belgelendirmeleri uygulamalarında mutabık kalmaları. Bunun da hızla sağlanması halinde pazar Türk kanatlı ürünlerine açılacak. Japonya’nın alternatif tedarikçi ihtiyacında olması, aynı zamanda Türk ürünlerinin sevilmesi, pazara girmemiz için en uygun zaman olduğunu gösteriyor. Bu şansın kaçırılmaması gerekli” diye konuştu.