‘Çeltiğin babası’ 39 yılda 43 çeltik çeşidi geliştirdi

Çiftçiler arasında “Çeltiğin babası” olarak anılan Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Çeltik Şube Şefi Dr. Halil Sürek, 39 yıllık meslek yaşamında 43 yerli çeltik çeşidi geliştirdi.

Sürek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1978’de Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümünden mezun olduktan sonra o dönem ismi Edirne Zirai Araştırma Enstitüsü olan Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsünde göreve başladığını anlattı.

Enstitüde 1980’den sonra çeltik çalışmalarına hız verdiklerini belirten Sürek, çiftçilere yetiştirme tekniği başta olmak üzere gübreleme, ekim ve hasat konularında bilgiler verdiklerini,yaptıkları çalışmalar ve geliştirilen çeltik çeşitleri sayesinde Türkiye’de çeltik üretiminde kullanılan tohumların tamamının yerli olduğunu söyledi.

Çalışma hayatı boyunca 39 yılda 43 çeltik çeşidi geliştirdiğini, bunun kendisi için çok gurur verici olduğunu ifade eden Sürek, konuşmasına şöyle devam etti:

“39 yıllık çalışma hayatımda 43 çeltik çeşidi geliştirdim. ‘Bu çeşitlerin hangisi iyi?’ diye soracak olursanız, hepsi benim çocuklarım gibi, onlar arasında bir ayrım yapamam. Fakat çiftçilerimizin takdirine bakılırsa bunlardan en popüleri Osmancık ismiyle bilinen pirinç çeşididir. İri taneli baldo tipi Edirne çeşidi ile Gönen, Halilbey, Gala, Efe, Tunca, Sürek, Kızıltan ve Yatkın çeşitleri de popüler çeşitler arasında yer almaktadır. Amacım verimi yüksek, kaliteli, hastalıklara dayanıklı ve en önemlisi de Türk milletinin damak zevkine uygun çeşitler geliştirmek bunu da başardığımıza inanıyorum.”

Sürek, “Çeltiğin babası” olarak anılmanın kendisi açısından gurur verici olduğunu kaydetti.

– Çiftçilerin gözdesi ”Yatkın”

Son geliştirdikleri ”Yatkın” ismini verdikleri çeltik çeşidinin çiftçiler tarafından çok rağbet gördüğünü,Yatkın çeşidinin sağlam saplı, hastalıklara ve yatmaya dayanıklı olduğunu anlatan Sürek, ”Yaklaşık 135 günde olgunlaşan, verim potansiyeli 800-900 kilogram arasında değişen bu çeşidin, tohumu da piyasada çok tutuldu. Kısa boylu, hastalığa dayanıklı, kaliteli ve lezzetli bir çeşit. Önümüzdeki yıllarda Osmancık çeşidinin yerini alacağını düşünüyorum.” diye konuştu.

20 yıl önce iç tüketimin yüzde 35’ini karşılayan yerli pirincin, günümüzde tüketimin yüzde 90’ına cevap verdiğini vurgulayan Sürek, market raflarında kendi geliştirdiği pirinç çeşitlerini gördüğünde gurur duyduğunu sözlerine ekledi.